MESAM’dan dikkat çeken açıklama: Düğünde çalan müziğe telif hakkı cezası yolda!

MESAM Başkanı Recep Ergül: Telif Haklarındaki Düzenlemeler Genişliyor

Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği (MESAM) Başkanı Recep Ergül, telif hakları konusundaki güncellemeler hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Ergül, “Biz dijital alana odaklandık ve bu alandaki eksikleri giderdik. Şimdi sıra düğün salonları, kuaförler, güzellik merkezleri gibi işletmelerde” diyerek telif hakkı kapsamının genişlediğini ifade etti.

Halka Açık İşletmelerde Müzikte Telif Uygulaması

Ergül, düğün salonları, mağazalar, kuaförler, restoranlar gibi halka açık yerlerde müzik yayını yapılması durumunda artık telif hakkı ödenmesi gerektiğini vurguladı. Bu düzenlemenin, müzik eserlerinin doğru kullanımı ve sanatçıların emeğinin korunması açısından büyük önem taşıdığını belirtti.

Recep Ergül, 1951’de yürürlüğe giren 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun hala geçerli olduğunu ve MESAM’ın yaklaşık 30 bin eser sahibinin haklarını koruduğunu aktardı. Ergül, kurumlarının müzik kullanılan her alandan telif toplamayı amaçladığını ve “Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı olduğumuzu” açıkladı.

Ticari İşletmelerde Müzik Kullanımı Denetlenecek

Ergül, düğün salonları, kafeler, kuaförler, güzellik merkezleri gibi işletmelerin telif ödeme yükümlülüğüne sahip olduğunu belirtti. Bu durumun aslında 74 yıl önce kanunla güvence altına alındığını ve sürecin öncelikle dijital ve yayın kuruluşlarına verildiğini söyledi. Artık diğer işletmelere sıranın geldiğini belirtti.

Ergül, söz konusu işletmelerden “30 senedir neredeydiniz?” gibi tepkiler aldıklarını ancak son 4 yılda teşkilatlanarak daha aktif hale geldiklerini aktardı.

Toplanan Telifler Sanatçılara Aktarılacak

MESAM’ın diğer meslek birlikleriyle federasyon çatısı altında birleştiğinin altını çizen Ergül, bireysel kullanımlarda telif alınmadığını fakat işletmelerin durumunun farklı olduğunu vurguladı. Yerlerin müzik merkezli olduğunu belirterek tarifelerin buna göre değiştiğini, örneğin düğün salonlarında ücretlerin daha yüksek olduğunu söyledi.

Ergül, elde edilen gelirlerin kültürel mirasın korunmasına katkı sunduğunu belirterek Neşet Ertaş ve Aşık Mahsuni Şerif gibi sanatçıların hak sahiplerine gelir aktardıklarını açıkladı. Ayrıca müzik yayını yapmayan işletmelerden herhangi bir ücret talep edilmediğini belirtti.

Digital platformlardan gelen telif ücretlerinin daha organize bir şekilde işlendiğini, fiziksel işletmelerden alınan teliflerin puanlama sistemine göre paylaştırıldığını açıklayan Ergül, bu sistemin dünya genelinde uzun süredir kullanıldığını belirtti.

Ergül, alınan telif ücretlerinin işletmecileri veya müşterileri zor durumda bırakmayacak düzeyde olduğunu vurgulayarak sanatçılara destek olma hedeflerinin devam ettiğini sözlerine ekledi.

Related Posts

Bütçe açık verdi fatura halka kesildi: Para cezalarında rekor!

Ekonomik krizin derinleştiği, bütçe açığının rekor seviyelere ulaştığı 2025’in ilk yarısında, faturanın doğrudan vatandaşa kesildiği tablo netleşti. Haziran ayında 330 milyar lirayla tarihin en yüksek aylık bütçe açığı verilirken, aynı dönemde …

Emlak İlanlarındaki Fiyat Artışı Denetim Altında

Bakanlık, haklı sebep olmadan fiyat artışlarına ceza uygularken, bazı emlakçılar fiyatları gizliyor.

‘Çoruh’un gerdanlıkları’ Yusufeli, Deriner, Muratlı, Artvin ve Borçka barajlarından ekonomiye 148 milyar liralık katkı

Bayburt’taki Mescit Dağları’ndan doğup, Gürcistan’ın Batum ilinden Karadeniz’e dökülen, ortalama debisi saniyede 192 metreküp olan, Güney Amerika’daki Amazon Nehri’nden sonra 2’nci, Türkiye’nin ise en hızlı akan 431 kilometrelik uzunluğundaki Çoruh …

Borsa güne yükselişle başladı: 22 Temmuz 2025 Borsa İstanbul’da son durum!

Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, güne yüzde 0,20 yükselişle 10.637,42 puandan başladı.

Emekliyi, çalışanı tefeciye ezdirecekler

Yargıtay’ın emekli maaşı kararının ardından tefecilerin, emekli ve çalışanların maaşına, ev sahiplerinin ise kiracıların maaşına el koyabilmesinin önü açıldı.

Türkiye’de bir ilk: Tohum enstitüsü kuruldu

Ege Üniversitesi bünyesinde yaklaşık 7 yıllık çalışmaların ardından kurulan Emine Erdoğan Tohum Bilimi ve Teknolojisi Enstitüsü, tohum teknolojisi, biyolojik çeşitliliğin korunması ve gıda güvenliği açısından Türk tarımının önemli araştırma kuruluşlarından biri olacak.